Her ne yapıyor olursak olalım; iş, ilişki, hobi,... Bunları aşk ile yaptığımız zaman heyecan, istek ve motivasyon duyarız. Hayatı severiz ve her gün daha bir hevesle uyanırız o şeye kavuşmak ve koşmak için. Peki bunu bulmak her zaman mümkün ve kolay mı?
Net cevabını bilmiyorum ama mutlaka en çok istediğimiz "bir şey" var aklımızda hep. Bu yemek de olabilir, bir şehri gezmek de bir insanla vakit geçirmek de. Simyacı kitabında da dendiği gibi "Yüreğinin sesini dinle ve onu takip et çünkü hazinen orda." ve aynı şekilde "İnsan sevdiği için sever. Aşk'ın hiçbir gerekçesi yoktur..." Bazen bi şeyler sizi çeker ve nedenini tam açıklamanız da gerekmez. Bir müzik bile olabilir bu söz anlamını bilmediğiniz ama melodi ve ritmine kapıldığınız.
Freud "Yavaş yavaş iyileşin" diye bir söz söylemiş. Bu belki hızlı hazlara da bir göndermedir. Ya da hızlıca, yüksek ateşte pişen yemek için de çok iyi değil der bazıları, yemeği kısık ateşte uzun saatler pişirmek hatta türk kahvesini de kumda öyle yavaş yavaş pişirmeyi önerir gurmeler.
Bu nedenle bizi çeken şeyleri, tadına para para yaşamak ve keşfetmeki ruhumuza ve belki bedenimize de ila. olan şeyleri yavaş dozlarla hayatımıza almak gerekir. Çünkü ila.ç ve zehrin tek farkı dozdur. :)