Hazırlık okuyalım mı, okumayalım mı ?

Yoğurdu sarımsaklasak da mı saklasak sarımsaklamasak da mı saklasak kjhd... gibi bir gündem sorusuyla karşınızdayız :)

Üniversite sınavından sonra yorulmuş ve sıkılmış gençlerin kafalarındaki sorulardan biri olan "Hazırlık okusak mı yoksa direk bölüme mi zıplasak?" sorunsalına kendi bakış açımı getiriyorum...

Cevap: Bence okuyun :)

Lise zaten sıkıcı ve sancılı bir süreçti çoğumuz için özellikle de son yıl... Test kitapları, sınavlar, dersler, özel dersler vs. ve Avrupa ülkelerinde gençlerin çoğunun yaptığı "gap year" olayı bizde maalesef pek yaygın değil. Bu nedenle de hazırlık koymuşlar sanki :) Hele de ODTÜ, Boğaziçi gibi kampüsü, çimeni, topluluğu ve ortamı çok bol ve güzel olan okullarda hazırlığın tadından yenmez. Çok arkadaş edinir, birçok ortama girer çıkar ve sadece dilinizi geliştirmeye odaklanırsınız. Bu fırsatı bölümde yakalamak daha zor. Bölüm dersleri, proje, ödev, staj derken zamanınızın uykuya bile yetmediğini göreceksiniz. Siz en iyisi balayı dediğimiz hazırlığı atlamayın.

Gap year nedir?

Birebir Türkçe tercümesiyle “boşluk yılı”, lise ve üniversite öğrencileri ile genç ve yetişkin profesyonellerin tercih edebileceği ve genellikle 1 yıllık bir süreci kapsayan bir zaman değerlendirme tecrübesini ifade ediyor.

Bunu erasmusa benzetenler de oluyor. Ben erasmusa gitmedim ama çeşitli yurtdışı deneyimlerim oldu. Hepsi de çok keyifliydi, erasmusu da giden herkes şiddetle tavsiye ediyor. Bu nedenle onu da deneyin derim. Bu yaşlar bir daha gelmiyor ve dıya doya yaşamak lazım :)

İngilizce ya da okulunuzun dili neyse (almanca, fransızca,...) bir de yanına başka bir hobi veya dil de ekleyebilirsiniz zaman bulursanız.